Üç yıl olmuş bu
serüven başlayalı. Bir araya gelip de kitap okuyalım, tartışalım diyeli tam üç
yıl. Birbirini çok iyi tanıyan, birbirini biraz tanıyan ve birbirini hiç
tanımayan ama kitap okumayı çok seven kadınlardık. Farklı kadınlar, farklı
hayatlar. Bir e-posta ile heyecanlandık, kitap tavsiyelerimiz dijital ortamda
kalmasın, birlikte okuyarak daha da çok öğrenelim dedik. İlk toplantı, ilk kitap
Momo ile başladık maceramıza.
İlk toplantı
heyecanı hala aklımızda hepimizin. Nasıl olacak, ne konuşacağız hiçbir şey
bilmiyorduk. İlk kitaplarda gündüz ve akşam grubu olarak iki ayrı toplanmalar ile
devam ederken, sonunda aldığımız tat ile biraz daha fedakarlık yaparak akşam
grubunda birleştik. Aramıza katılanlar ile çok olduk, renklendik. Çoluk çocuk
toplandığımız da doğrudur, efendim.
Zaman geçtikçe kitapları tartışmayı öğrendik. Aramızda kitap gurularımız olduğu doğrudur.
Onlarla kitaplara farklı açılardan bakmayı öğrendik. Sembolleri deşifre ettik, içsel yolculuklarımıza çıktık. Birbirimizin ruhlarına
dokunmaya başladık. Dokundukça hissettik birbirimizi, kurtlarla koşan kadınlar
olduk, kız kardeşlik bağımızı kurduk. Eleştirdik ama yargılamadık. Birlikte, rengarenk kocaman bir yumak olduk.
Başlarda ayda
bir toplanırken, öğrendiklerimiz, daha çok öğrenme istediğimiz,
paylaştıklarımız, daha çok paylaşma isteklerimiz otuz günde bir toplanmayı
yetersiz buldu. Atölyelerimize başladık. Film tartıştık, dergi tartıştık, Nobel
ödülü alan yazarların ödül konuşmalarını tartıştık. Tartıştıkça aydık,
aydınlandık. Okumak yetmedi bizlere, 6 dakikalara başladık. Evet doğrudur, çok
okuyanların içinde yazma isteği oluşurmuş. Bizler de başladık 6 dakikalar ile
kendi çapımızda naçizane minik yazılara.
Kulübü ilk
duyanlar nasıl oluyor diye soruyor bize. Tek cevabımız, çok güzel oluyor. Daha
da güzel olacak biliyoruz. Geleceğin yazarları var içimizde. Kadın olarak bize
çok büyük getirileri olan bir kitabımız sayesinde içimizdeki harika bir yetenek
masal anlatımları ile kendine parlak bir yol çizdi bile.
Üçüncü doğum
günü kutlamamız harikaydı yine. Dava buluşmamız ile aynı anda yapalım dedik ama
gördük ki meyhanede Kafka tartışılamıyormuş. Doğum günü gecemizde ritüelimiz
oldu birbirimize hediye vermek. “Keşke benim olsa”larımız ile masalar arası “sosyal
statü farklılıkları”mız ile güldük, güldürdük. Gördük ki aksaklıklar olsa da biz
bir araya geldiğimizde her şey olumlu bir hale geliyor.
İyi ki dedik,
iyi ki bir araya geldik ve kitap kulübümüzü kurduk. İyi ki doğdun Bir Kitap Bin
Sohbet. Okunacak daha çok kitap, öğrenilecek daha çok şey, çıkılacak daha çok yol var. Kitap okumak güzeldir, birlikte okumak daha da
güzel ise…
NİCE YAŞLARIMIZA…
Harika bir iş çıkarmışsınız, tebrik ediyorum. Üç yıl disiplinli bir şekilde gönüllü oluşumların devam etmesi oldukça nadirdir.
YanıtlaSilSelamlar,
Çok teşekkürler...
Silyazıya bayıldım ve okurken 3 yıl gozumun onunden şerıt gıbı gectı.bu 3 yılda aslında kulubumuzu buyuturken bızlerde buyuduk.Her kıtapta her bulusmada daha cok sey ogrendık kendımıze yenı şeyler kattık.İyi ki doğmuş birkitap bin sohbet.daha nice yıllara olsun....
YanıtlaSil